Basın bülteni yazımı yeterince önemsenmiyor

Basın bülteni yazarken dikkat edilmesi gereken birçok nokta olmasına rağmen maalesef birçok pr ajansı basın bülteni yazımına yeterince özen göstermiyor.

E-posta kutuma her gün yüzlerce basın bülteni geliyor. Bunların yüzde 99'unu silip çöp kutusuna gönderiyorum. Türkiye'de halkla ilişkiler ajanslarının sayısı oldukça fazla ancak iş kaliteli, haber değeri taşıyan basın bülteni oluşturmaya gelince ortada somut bir şey yok.

PR ajanslarının birçoğu büyük markalar ile çalışıyor. Markaların basın bültenlerini medyaya servis ediyorlar. Bu bültenlerin büyük çoğunluğu okunmadan siliniyor. Büyük markalar ile ilgili o kadar sıradan ve özensiz hazırlanmış basın bültenleri geliyor ki şaşırmadan edemiyorum. Çoğu bülten kelime fazlalığı. 400 kelimelik bir bültense 250 kelimesi direkt çöp.

Basın bültenleri neden çöp oluyor?

Basın bülteni diye gönderilen bültenlerin birçoğu reklam metninden başka bir şey değil.

Basın bültenlerinde yer alan ifadelerde ilgili şirketin, markanın ya da ürünün vasıfları o kadar yüceltiliyor ki...

Öznel ifadeler basın bültenlerini katlediyor. Basın bülteni yalın bir ifade ile yazılmalı. Markayı, ürünü ya da hizmeti pohpohlamaktan vazgeçmek lazım.

İmla kurallarına uygun yazılmayan bültenlerin medya kuruluşlarına servis edilmesi çok saçma.

Bülten ile muhatap olan editör bülteni düzenlemek için vakit harcamak istemiyor. Bültene şöyle bir bakıyor çok uzun ve reklam ifadeleri doluysa doğru çöp kutusuna gönderiyor.

Basın bülteni yazan kişilerin cümle kurguları zayıf. Bültenlerin birçoğunda cümle tekrarları göze çarpıyor. Acaba yazıldıktan sonra bültenler ne kadar kontrol ediliyor ?

Geçtiğimiz hafta gün içinde bir basın bülteni bana aynı gün içerisinde 3 defa gönderildi. Ben bunu haber olarak değerlendirip yayına alır mıyım? Kesinlikle hayır. Konusu ne olursa olsun bülten bir kere gönderilir.

PR ajansı çalışanlarında dalgınlık gözümden kaçmıyor. Aynı bülten defalarca servis edilmez.

Bir de bülten gönderdikten sonra telefon ile arıyorlar. "Bülten elinize ulaştı mı, yayınlayacak mısınız?" sorularının ardı arkası kesilmiyor.

İnternette basın bülteni nasıl yazılır, basın bülteni hataları neler, basın bülteni yazarken dikkat edilmesi gerekenler gibi başlıklarda süslü süslü yazılar yazanlar da bu hataları yapıyor.

PR ajansları, pr uzmanları! bindiği dalı kesmemeli. İşi profesyonel yapacaksın. Bülteni doğru zamanda doğru kişilere göndereceksin. Zırt pırt telefonla rahatsız etmeyeceksin.

Basın bülteni yazıyorlar. Başlığa bir bakıyorsun 10-12 kelimelik cümle. Bu bülten haber olur mu? Başlık, yazıda candır. Kısa ve çarpıcı olmalı. Bunu bilmiyorsan PR işi yapma arkadaş.

Basın bülteni yazacağı marka hakkında enine boyuna araştırma yapmayan, gelişigüzel cümleler kuran sonra da bültene konu olan marka tarafından laf yiyen pr çalışanları biliyorum. Marka, tonla para veriyor. Tabi ki iyi bir şeyler isteyecek. Revize edilecek.

Bu noktada basın bülteni hazırlatacak markalar da dikkatli olmalı. Hazırlattığı bültenden ne kadar verim aldı? Hangi konular eksik kaldı? Bülten yazım dili kurumsal kimlikle uyumlu mu? Bunların kontrol yapılmalı.

Bülten dağıtıldıktan sonra kaç yerde yayınlandı? Bültenin hangi kısımları değiştirildi? Bunlar da takip edilmeli.

Bazı basın bültenleri çok kısa oluyor. Bülten sonunda bültene konu olan marka hakkında verilen bilgiler bültenden daha uzun. Bu saçmalıktan vazgeçilmeli. Tek paragraf basın bültenini ben bülten diye göndermem. Bülten sonu bilgiler çoğu zaman değerlendirilmiyor.

Bazen aylar önce yazılmış bültenler yeniymiş gibi servis ediliyor. Bu da gözümden kaçmıyor. Çünkü e-posta adresimde birçok maili silmiyorum. Bu da kolaycılık. "Bülten yazmaya üşendik, stokta yer alanı servis edelim" deniyor.

Bülten ile gönderilen resimlerin kaliteli olması çok önemli. Bazen öyle basın bültenleri geliyor ki ekteki fotoğraflar berbat. Akıllı telefonla da çekilse bu kadar kötü çıkması için yoğun çaba harcamak lazım. Buna özen göstermek gerekiyor.

Bir de bazı basın bültenleri ile direkt reklam afişi gönderiyorlar. Resim mutlaka olsun. Editör internette resim aramakla vakit kaybetmek istemez.

Değerli Basın Mensubu diye başlayan bültenleri sami bulmuyorum. Bülten göndereceğiniz mecranın künye bilgilerini kontrol edilmeli. İlla ki yetkili birinin ismi vardır.

"Konuyla ilgili bülten ve görselleri değerlendirmeniz ricasıyla..." cümlesi de samimi bulmadığım bir diğer husus. Bülteni değerlendirecek kişi bu cümle yazılsa da yazılmasa da değerlendirecek.

Basın bülteni içinde bold, italik, linklenmiş kelimeler yer almamalı. Bunlar yer aldığı zaman bülten advertorial haber formatına bürünüyor. Ücret karşılığı yayınlatılmalı.

Bültenlerdeki spot cümle çok uzun tutulmamalı. En fazla 2 cümle yeter.

Basın bültenleri gazetede ya da dergide yayınlanacakmış gibi hazırlanmamalı. Devir, mobil teknoloji devri. Bültenler haber portallarında yer alacak. Ona göre optimize edilmeli.

Basın bülteni yazımında marka ve ürün ile ilgili birkaç anahtar kelime kullanmakta fayda var.

Basın bülteni markaların online itibarına katkı sağlayacak şekilde hazırlanmalı.

Bazen bülten gönderiliyor. Ardından düzeltilmiş hali gönderiliyor. Bu işin şakası yok. Göndermeden önce son kontroller yapılmalı. Bülten yayına girdikten sonra değiştirmek ve revize etmek editöre ekstra yük.

Bu yazdıklarımın pr ajanslarında çalışmayı düşünen, basın bülteni yazma konusunda bilgi edinmek isteyen iletişimcilere faydalı olmasını ümit ediyorum.

Haber değeri taşıyan basın bülteni yazımı, basın bülteni dağıtımı konusunda profesyonel çözümler sunuyorum. Ayrıntılı bilgi için medyaistasyonu@gmail.com üzerinden bana ulaşabilirsiniz.






Basın bülteni yazımı yeterince önemsenmiyor Basın bülteni yazımı yeterince önemsenmiyor Reviewed by Medya İstasyonu on Çarşamba, Nisan 29, 2015 Rating: 5

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.