İçerik hırsızları internette cirit atıyor

Emek vererek, zaman harcayarak ürettiğiniz yazıların resmine varıncaya kadar çalınması ne kadar acı bir durum değil mi? İçerik hırsızlığı internet dünyasının en önemli problemlerinden biri olarak her geçen gün kendini daha çok hissettiriyor.

Google'da bir konu ile ilgili arama yaparken tesadüfen bir siteye denk geldim. İsmini de vereyim: yalanmedyasi.com Bir de utanmadan "Medyanın gerçek üstü yalanlarını yayınlıyoruz" diye saçma sapan bir slogan atmış. Başkalarına ait içerikleri çalarak yayıncılık yapacak aklınca... Kim açtıysa çok akıllı! Dikkat edin, sizin de blog yazılarını almış olabilir!

Bu site benim yazdığım birçok blog yazısını ve görselini alıp hiçbir kaynak belirtmeden kullanmış. Sadece benim yazılarımı değil farklı konularda da hoşuna giden yazıları eklemiş. Site sahibi çok akıllı olacak ki bana ulaşmasınlar, başım ağırmasın diye iletişim kısmını da gizlemiş.

Yazılarımın altına yorum attım, onaylanmadı tabi. Sonra arada kalmış bir iletişim sayfası buldum. Oradaki maile yazılarımı izinsiz kullandığını, derhal kaldırması gerektiğini belirten bir yazı yazdım. Biri bana dönüş yaptı: "Benim alakam yok, benim mail adresimi kendi adresi gibi göstermiş, benim de yazılarımı almış" falan diye... Anlayacağınız ileri zekalı biri aklınca sitecilik oynuyor.

Blog yazmaya başladığımdan beri bu tür olaylarla birkaç kez karşılaşmıştım.Blog yazarlığı konulu yeni açılmış bir blog neredeyse tüm yazılarımı çalmıştı. Sizin saatlerce emek harcayarak ürettiğiniz içeriklerin çalınması kadar korkunç bir şey yok. Bir de böyle insanlar blog yazarıyım diye ortalıkta dolanıyor. Yazıklar olsun...

Tembel, elinden bir şey gelmeyen, cümle dahi kurmaktan aciz o kadar çok insan var ki... Bunlar internette iş yapıp para kazanmaya çalışıyor. Sonra diyorlar ki Türkiye'de girişimcilik gelişmiyor. Böyle mi gelişecek? Birilerinin yazılarını, ürettiklerini çalarak mı gelişecek? Üretmeden hiçbir şey gelişmez arkadaş... Bunun dünyada örneği de yok... Üreteceksin, sabredeceksin...

Bu kafayla gidildiği sürece bir arpa boyu yol alınmaz. Aslı varken taklit olmaz, sen de üret. Üretemiyorsan hiç başlama, kirletme ortamları...

Bu olay her içerik üreticisinin başına gelebilir. Çakallar internet ortamında da cirit atıyor. Armut piş, ağzıma düş mantığı ile hareket eden çok sayıda boş insan var.

Diyecek başka söz bulamıyorum...

Tavsiye: Bu yüzden yazılarımı yazdığım gibi hemen Google Site Araçları'ndan Google'a hızlıca indeksletiyorum. Başkaları alıp kullanmasın diye. Siz de bunu mutlaka yapın, işinizi şansa bırakmayın. Yazılarınızın başka sitelerde yer alıp almadığını kontrol edin, takipte olun...








İçerik hırsızları internette cirit atıyor İçerik hırsızları internette cirit atıyor Reviewed by Medya İstasyonu on Çarşamba, Şubat 03, 2016 Rating: 5

9 yorum:

  1. Eski Sevgili Yazarı4 Şubat 2016 12:34

    Çok güzel bir yazı olmuş, emeğinize sağlık.

    Benim değişik bloglarımdaki yüz civarında yazım böylece kopyalanmış. İşin kötü tarafı da şu: Google'da bazı yazılarım, kopya sitedeki yazılardan daha aşağıda çıkıyor. Emin olun, aramalarda bu şekilde bir sıkıntı olmasa bu meseleyi çok dert etmeyecek ve "it ürür, kervan yürür!" diyeceğim; ne var ki benim yazı daha erken indeks almasına karşın (Google Gibi Getir'le) bazı siteler daha üst sıralarda çıkıyor.

    Buna bir türlü engel olamamak da insanın canını acıtıyor gerçekten. Hakikaten "iki kelime yazamayan" kişiliksiz kişilerin içerik haramiliği yapıp parsayı toplamaya çalışması çok acı. Bu açıdan "damdan düşen halden anlar" misali içinde bulunduğunuz duygu durumunu çok iyi anlıyorum ve size hak veriyorum.

    Umarım Google, bu içerik haramilerine mahsus güzel bir parmaklık geliştirir de biz de rahat nefes alırız.

    Sizi daima takipteyim, medya istasyonu bana çok şey kattı. Her şey için teşekkürler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba,

      Değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim. Maalesef içerik hırsızlığı günümüz internet dünyasında en büyük sorunların başında geliyor. Son zamanlarda içerikleri birebir çalan sitelerin sayısında artış görüyorum. Daha önce de olmuştu. Bu durum nitelikli içerik üretmeyi ilke edinen biz blog yazarlarını etkiliyor. Medya İstasyonu ile Türkiye'de profesyonel blogculuğun hakkıyla yapılması için mücadele ediyorum. Blog yazarlığının kişisel gelişime katkı sağlaması için çaba harcıyorum. Bu yüzden yazdığım her yazıda okuyucuların 1 cümle de olsa bir şeyler öğrenebilmesini amaçlıyorum. Bu blogda 400'den fazla uzun ömürlü içerik var. Şimdi de okunacak gelecekte de... İnsanlar artık nitelikli içerikler ile muhatap olmak istiyor, çöp siteler ile değil. Bilginin hızla kirlendiği internet ortamında temiz ve işimize yarayabilecek içerikleri bulmak çok zor. Medya İstasyonu'nu takip ettiğiniz için ayrıca teşekkür ederim. Saygılarımla...

      Sil
    2. Eski Sevgili Yazarı4 Şubat 2016 15:31

      Asıl ben teşekkür ederim. Müsaadenizle bir soru sormak istiyorum: Konuk yazarlık konusunda "ilişkiler" konusunda ortalama 350-400 kelimelik özgün yazılara yer vermeniz mümkün mü?

      Teşekkür ederim.

      Sil
    3. Konuk yazarlar tarafından hazırlanan yazıların blog konusu ile alakalı türden yazılar olması gerekiyor.

      Sil
    4. Eski Sevgili Yazarı5 Şubat 2016 02:17

      Anlaşıldı efendim, cevabınız ve ilginiz için çok teşekkür ederim. Sizi takipteyim...

      Sil
  2. Bir de siteyi komple kopyalayan bir kesim var ki onların kafa yapısını gerçekten çok merak ediyorum. Yapan üşenmiyor, yazılım, teması, eklentisi ne varsa aynısını yapıyor. Açıklamasını filan da yine vermek istenen mesaj bozulmayacak şekilde spinleniyor (Türkçe yazacak olursak kelimeleri değişitirilerek tekrardan yazılıyor). Yazılar içinde isim filan geçse dahi bunlara hiç dokunulmadan ekleniyor filan...

    O kadar gereksiz uğraşın içine girmektense enerjisini içerik üretmeye harcasa çok daha güzel şeyler çıkarabilecek belki ama hayallerle gerçekler aynı değil maalesef.

    Google'a şikayet ettiniz mi bu durumu?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yorumunuz için teşekkürler. Üretmek yerine taklit etmeyi, kopyalamayı ve emek hırsızlığı yapmayı kendine alışkanlık edinmiş kişiler var. Dediğiniz gibi gereksiz uğraş yerine enerjisini üretmek için harcasalar Türkiye'de internet girişimciliği uçuşa geçer. Maalesef kirlilikten başka elle tutulur pek bir şey yok. Evet, durumu Google'a bildirdim.

      Sil
  3. Bahsettiğiniz içerik hırsızlarının mağdurlarından biri de benim. Saatler harcayarak yazdığım özgün bir yazının hiçbir referans ya da bağlantı verilmeden başka bir siteye 10 saniye içinde kopyalanıp yapıştırılması çok canımı sıkıyor. Sizin de denemiş olduğunuz gibi, uyarı, rica, yorum vb. hiç etkili olmuyor.

    Ben de kendimce bir çözüm geliştirdim bu olaya. Sitemde bir "Ceza Tahtası" köşem var ve referans ve bağlantı vermeden içerik (ç)alanları burada afişe ediyorum. Bazı okuyucularım "bu sitelerin reklamı yapılmış olmuyor mu?" diye soruyorlar ama hem "no-follow" bağlantı veriyorum, hem de bu işi yapan bir siteyi okumak isteyen de okusun, bana gelmesin zaten.

    İçerik hırsızlığı o kadar azılı bir hale gelmiş ki, yazıyı kontrol etmeye bile gerek görmüyorlar. Yazının içinde "yazılarımı izinsiz kopyalamayın, "Ceza Tahtası"na yazarım" mealindeki uyarımı bile aynen kopyalıyorlar :)

    Google'a bildirmek ve afişe etmek dışında şimdilik elimden birşey gelmiyor. Umudum ise okuyucularda. Kaliteli içeriğe hakkını vereceklerini umuyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba,

      Yorumunuz için çok teşekkür ederim. Evet, maalesef içerik hırsızlığı ciddi bir problem. Vakit ayırarak, emek harcayarak okuyuculara faydalı olsun diye ürettiğimiz yazıların izinsiz kopyalanması can sıkıcı bir durum olsa da önüne geçemiyoruz. Bu noktada bilinçli okuyuculara büyük görev düşüyor. Kaliteli, istikrarlı içerik üreticilerini sözde içerik üreticilerinden ayırmalılar. Yazmak herkesin yapabileceği bir iş değil. Emek, donanım, zaman lazım. En önemli gönüllü olmak lazım. Kaliteli içerik üreticisine değer verecek okuyucuların artmasını diliyorum.

      Sil

Blogger tarafından desteklenmektedir.